Termometre 15 derecede durdu.
- The thermometer stood at 15 degrees.
Tom termometreyi ağzına koydu.
- Tom put the thermometer in his mouth.
Tom gösterge panelindeki ısıölçere baktı.
- Tom looked at the thermometer on his dashboard.
Tom ısıölçeri kolunun altına koydu.
- Tom put the thermometer under his arm.