the act of constructing, erecting, or establishing

listen to the pronunciation of the act of constructing, erecting, or establishing
Englisch - Türkisch

Definition von the act of constructing, erecting, or establishing im Englisch Türkisch wörterbuch

building
{i} inşaat

Ahşap inşaatlar kolayca alev alabilir. - Wooden buildings catch fire easily.

Bir inşaat şirketinde on beş yıldan sonra, Bill Pearson'a sorumlu bölge müdürü pozisyonu verildi. - After fifteen years at a building firm, Bill Pearson was given the responsible position of area manager.

building
{i} inşa etme

O, üzerine ev inşa etmek amacıyla arsayı aldı. - He bought the land for the purpose of building his house on it.

Bu araçlar bir ev inşa etmek için kullanılır. - These tools are used for building a house.

building
{i} yapım, inşa, inşaat
building
yapı yapma
building
{i} yapı

Para spor salonunun yapımı için ayrılmıştır. - The money was appropriated for building the gymnasium.

Bu yapı erkekleri ve kadınları konaklayan kapsül bir oteldir. - This building is a capsule hotel lodging men and women.

building
{f} inşa et: prep.inşa ederek
building
{i} kurma

O yürürken onun beyni yüzlerce harika şeyler planlamakla, yüzlerce hayaller kurmakla meşguldü. - As he walked along, his brain was busy planning hundreds of wonderful things, building hundreds of castles in the air.

building
(Otomotiv) sırt geçirme
building
(Bilgisayar) oluşturma

Renk koordinasyonu ile ilgili Kelly'nin raporunda sunulan bilginin alternatif bir teori oluşturmada faydalı olacağı anlaşilmaktadır. - The information presented in Kelly's paper on color coordination is seen to be of use in building up an alternative theory.

building
(İnşaat) inşa ederek
building
yapma

Demir, gemi yapmada kullanılır. - Iron is used in building ships.

20. yüzyılın ortalarından beri Pekin'de su kuyusu sayısı önemli ölçüde düşmüş ve yeni yol ve binalar için bir yol yapmak için yıkılmışlardır. - Since the mid-20th century, the number of hutongs in Beijing has dropped dramatically as they are demolished to make way for new roads and buildings.

building
dikili
building
inşaatçılık
building
inşa/bina
building
build geliştir/inşa et
the act of
eyleminin
building
yapı bina
building
(isim) bina, apartman, inşaat; kurma, yapı, inşa, inşa etme
building
(İnşaat) yapı,bina
Englisch - Englisch
building
the act of constructing, erecting, or establishing
Favoriten