tarifler

Türkisch - Türkisch

Definition von tarifler im Türkisch Türkisch wörterbuch
Tarif: tanım
Tarif: (Osmanlı Dönemi) KAVL
tarif: Bir işin yapılış yöntemini açıklama ve belirtme
tarif: Bir şeyin bulunduğu yeri, çevre ile ilgisini belirterek açıklama
târif: (Osmanlı Dönemi) bir şeyi belli noktalar ve işaretlerle inceden inceye anlatıp tanıtmak; tanım

Französisch - Türkisch

Definition von tarifler im Französisch Türkisch wörterbuch
tarif: yol parası
tarif: bilet ücreti
tarif: [le] tarife; fiyat listesi

Deutsch - Türkisch

Definition von tarifler im Deutsch Türkisch wörterbuch
Tarif: [der] tarife, fiyat/ücret listesi
Tarif: e {ta'ri: f} r tarife, fiyat listesi

Englisch - Englisch

Definition von tarifler im Englisch Englisch wörterbuch
tarif: {n} a table of duties fixed by authority

Türkisch - Englisch

Definition von tarifler im Türkisch Englisch wörterbuch

tarif

description

The princess was beautiful beyond description. - Prenses kelimelerle tarif edilemeyecek kadar güzeldi.

The beauty of that country is beyond description. - O ülkenin güzelliği tarifin ötesindedir.

Unfair tariffs are imposed on foreign products. - Yabancı ürünlere haksız tarifeler uygulanmaktadır.

At that time, tariffs were high on many products. - O zaman, tarifeler birçok üründe yüksekti.

The best part of beauty is that which no picture can express. - Güzelliğin en mükemmel tarafı, hiçbir resimle tarif edilememesidir.

During an experiment on powers of observation, Tom was unable to describe any of the pictures hanging on his living room wall, despite having lived in his unit for two years. - Gözlem gücüyle ilgili bir deneyde, Tom evinde iki yıldır oturmasına rağmen, oturma odasının duvarında asılı resimlerin hiçbirini tarif edemedi.

tarif