staunen

listen to the pronunciation of staunen
Deutsch - Türkisch
Englisch - Türkisch

Definition von staunen im Englisch Türkisch wörterbuch

be astonished
hayret etmek
amazement
{i} şaşkınlık

Şaşkınlık ve hayranlık dolu olarak ona baktım. Bir süre sonra o seslendi Aval aval bakarak orada durma! - I looked at her full of amazement and admiration. After a while she hissed Don't stand there gawking!

İkimiz de şaşkınlık içinde gülümsedik. - We both smiled in amazement.

amazement
ağzı açık kalma
amazement
hayret

Bana hayretle baktı ve tek kelime bile etmeden gitti. - She simply stared at me in amazement and went away without saying a word.

Tom hayret içinde Mary'ye baktı. - Tom looked at Mary in amazement.

amazement
şaşırtma
be amazed
şaşırmak
be amazed
hayrete düşmek
be astonished
çok şaşırmak
be astonished
şaşmak
be amazed
hayran kalmak
be amazed
afallamak
be amazed
hayret etmek
be astonished
afallamak