Türkisch - Englisch
Definition von siparişçi im Türkisch Englisch wörterbuch
- orderer
- A person who orders, or who places an order
- {n} one who orders, one who regulates
- an organizer who puts things in order; "Aristotle was a great orderer of ideas" someone who places an order to buy
- someone who places an order to buy
- an organizer who puts things in order; "Aristotle was a great orderer of ideas"
- One who puts in order, arranges, methodizes, or regulates
- {i} one who orders; one who gives directions; one who organizes
- One who gives orders
- sipariş
- order
A totally ordered set is often called a chain.
-Bütünüyle sipariş edilmiş bir takıma çoğunlukla bir zincir denilir.
Bacon and eggs is his order.
-Onun siparişi pastırma ve yumurtadır.
- sipariş
- purchase order
- sipariş
- errand
Tom was sent on an errand to the store.
-Tom bir sipariş için dükkâna gönderildi.
- sipariş
- {i} ordering
I'm not ordering sandwiches for them.
-Onlar için sandviç sipariş ediyorum.
I'm ordering a steak. I suggest you do the same.
-Bir biftek sipariş ediyorum. Aynısını yapmanı öneririm.
- sipariş
- {i} indent
- sipariş
- (Mekanik) job
- sipariş
- commission
- sipariş
- the order
The order came too late.
-Sipariş çok geç geldi.
I canceled the order.
-Siparişi iptal ettim.
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von siparişçi im Türkisch Türkisch wörterbuch
- Sipariş veren (kimse)
- SİPARİŞ
- (Osmanlı Dönemi) f. Ismarlamak, ısmarlayı
- sipariş
- Yapılması ısmarlanan şey
- sipariş
- Yapılması ısmarlanan şey: "Bütün bu siparişleri bir ayrı deftere kaydetmeyi unutmazmış."- A. Ş. Hisar
- sipariş
- Birinin kendi maaşından kesilerek başkasına gönderdiği, ödediği aylık para
- sipariş
- Bir şeyin yapılmasını, gönderilmesini, getirilmesini isteme, ısmarlama
Relevante Übersetzungen
siparişçi
Silbentrennung
si·pa·riş·çiResimler
Historie
Favoriten