Türkisch - Englisch
Definition von seksi̇ im Türkisch Englisch wörterbuch
- seks
- sex
An intellectual is a person who has discovered something more interesting than sex.
-Bir aydın, seksten daha ilginç bir şey keşfetmiş bir kişidir.
Who doesn't want to look young and sexy?
-Kim genç ve seksi görünmek istemez ki?
- seksi
- hot
You think you're so hot.
-Çok seksi olduğunu düşünüyorsun.
You're incredibly hot.
-Sen inanılmaz seksisin.
- seksi
- sexy, dishy, luscious, nubile, suggestive, desirable
- seksi
- voluptuous
Her voluptuous body attracted me.
-Onun seksi vücudu beni cezbetti.
- seksi
- provocative
- seksi
- (Argo) foxy
- seksi
- sexy
Mary is a sexy woman.
-Mary seksi bir kadın.
Do you think I'm sexy?
-Benim seksi olduğumu düşünüyor musunuz?
- seksi kimse
- sexy
- seksi (erkek)
- hunky
- seksi (kız)
- hottie
- seksi genç kız
- lolita
- seksi kız
- (Konuşma Dili) sexy girl
- seksi bakış
- come on
- seksi bir biçimde
- sexily
- seksi bir şekilde
- sexily
- seksi bir şekilde
- foxily
- seksi kadın
- crumpet
- seksi kadın posteri
- cheesecake
- seksi kimse
- hot stuff
- seksi kimse
- erotic
- seksi kız
- nymphet
- seksi olarak
- sexually
- seksi olmayan
- sexless
- seks
- (Argo) nookie
- seks
- (Argo) nooky
- seks
- (Argo) poontang
- seksi
- dishy
- seksi
- come-hither
- seksi
- spunky
- seksi
- sultry
- seks
- coitus
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von seksi̇ im Türkisch Türkisch wörterbuch
- seksi
- Cinsel çekiciliği olan
- seks
- Cinsiyet
- seks
- Cinsellik, cinslik, cinsiyet
Relevante Übersetzungen
seksi̇
Silbentrennung
sek·si̇Resimler
Favoriten