Türkisch - Englisch
Definition von sami̇mi̇yet im Türkisch Englisch wörterbuch
- samimiyet
- {i} sincerity
Nothing is more important than sincerity.
-Hiçbir şey samimiyetten daha önemli değildir.
Nancy seems to lack sincerity.
-Nancy samimiyetten yoksun görünüyor.
- samimiyet
- warmth
- samimiyet
- genuine
- samimiyet
- outspokennes
- samimiyet
- coziness
- samimiyet
- intimitate
- samimiyet
- conciseness
- samimiyet
- chumminess
- samimiyet
- candidness
- samimiyet
- fellowship
- samimiyet
- wholeheartedness
- samimiyet
- frank
- samimiyet
- realness
- samimiyet
- frankness
I couldn't help smiling at her childlike frankness.
-Onun çocuksu samimiyetine gülmekten kendimi alamadım.
- samimiyet
- bona fides
- samimiyet
- candour [Brit.]
- samimiyet
- sincereness
- samimiyet
- intimacy, closeness
- samimiyet
- terms
- samimiyet
- heartfelt feeling; sincerity, genuineness
- samimiyet
- intimacy
Tom is afraid of intimacy.
-Tom samimiyetten korkar.
He's afraid of intimacy.
-O, samimiyetten korkuyor.
- samimiyet
- unaffectedness
- samimiyet
- earnestness
- samimiyet
- heartiness
- samimiyet
- familiarity
- samimiyet
- outspokenness
- samimiyet
- camaraderie
- samimiyet
- candor
- samimiyet
- cordiality
- samimiyet
- friendliness
- samimilik, samimiyet
- sincerity, cordiality, familiarity, intimacy, closeness, candour içtenlik
- samimiyet kurmamak
- (deyim) keep someone at arm's length
- samimiyet
- amicability
- samimiyet
- truthfulness
- samimiyet
- genuineness
- samimiyet
- {i} candour
- samimiyet
- hearty
- samimiyet
- singlenuss
- samimiyet
- empressement
- samimiyet
- sincere
- samimiyet
- simplicity
- yapmacık samimiyet gösteren
- unctuous
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von sami̇mi̇yet im Türkisch Türkisch wörterbuch
- (Osmanlı Dönemi) İçten ve kalbden olan sevgi ve bağlılık.(Niyet-i hâlisenin dahi kerameti vardır. Samimiyetin dahi kerameti vardır. Bahusus lillâh için olan bir uhuvvet dairesindeki kardeşlerin içinde; ciddi, samimi tesanüdün çok kerametleri olabilir. Hatta şöyle bir cemaatın şahs-ı manevîsi bir veliyy-i kâmil hükmüne geçebilir. İnayata mazhar olur. M.)
- samimiyet
- Senli benli olma durumu, samimîlik
- samimiyet
- Senli benli olma durumu, samimilik: "Herhangi bir samimiyet bile mutlaka hakikat demek değildir."- A. Ş. Hisar
- samimiyet
- İçtenlik: "Hayatın kokusu ve rengi olan samimiyet sizden uçup gitmişti."- Y. K. Karaosmanoğlu
- samimiyet
- İçtenlik
- Samimiyet
- ara
Relevante Übersetzungen
sami̇mi̇yet
Silbentrennung
sa·mi̇·mi̇·yetResimler
Historie
Favoriten