on his

listen to the pronunciation of on his
Englisch - Türkisch

Definition von on his im Englisch Türkisch wörterbuch

on me
yanımda

Sorun şu an yanımda paramın olmamasıdır. - The trouble is that I have no money on me now.

Yanımdaki bütün parayı Tom'a verdim. - I gave Tom all the money I had on me.

on his own
kendi başına

Bob kendi başına bu çileyi aşmak zorundadır. - Bob has to get through this ordeal on his own.

Tom onu kendi başına yaptı. - Tom did that on his own.

on his own
kendi kendine kalmış
on his own
kendinden sorumlu
on it
üzerinde

Onun üzerinde adım var. - It has my name on it.

Onlar onun üzerinde çalışıyorlar. - They're working on it.

on me
ısmarlamak

beers on me - biralar benden.

on me
üzerime
on that
bu konuda
on us
bize
on his

    Türkische aussprache

    ôn hîz

    Aussprache

    /ˈôn həz/ /ˈɔːn hɪz/

    Gemeinsame Collocations

    on his own

    Videos

    ... because the thing that Vivek is playing with his girls ...
    ... as President Obama's Chief Economic Advisor for the first two years of his administration. ...
Favoriten