Yanımda hiç param yok.
- I don't have any money on me.
Sorun şu an yanımda paramın olmamasıdır.
- The trouble is that I have no money on me now.
Tom kendi başına çekip çeviremez.
- Tom can't manage on his own.
Tom onu kendi başına yaptı.
- Tom did it on his own.
Onun üzerinde adım var.
- It has my name on it.
Onlar onun üzerinde çalışıyorlar.
- They're working on it.
beers on me - biralar benden.
... come on his dad is my responsibility to know every detail in my kids lives ...
... His horses would be the first to set hooves in the Americas ...