okunan

listen to the pronunciation of okunan
Türkisch - Englisch
read

They had stickers on their cars reading: First Iraq then France. - Onların arabalarında önce Irak sonra Fransa diye okunan çıkartmalar vardı.

This is a book often read by adults. - Bu çoğu zaman yetişkinler tarafından okunan bir kitap.

(Bilgisayar) reading:
nonrecoverable
reading

They had stickers on their cars reading: First Iraq then France. - Onların arabalarında önce Irak sonra Fransa diye okunan çıkartmalar vardı.

oku
read

Some read books just to pass time. - Bazıları yalnızca zaman geçsin diye kitap okurlar.

My father told me not to read a book in my bed. - Babam yatakta kitap okumamamı söyledi.

benzer okunan
(Bilgisayar) sounds like
oku
{f} reading

They are reading their newspapers. - Onlar kendi gazetelerini okuyor.

I'm reading the New York Times. - New York Times'ı okuyorum.

abartılı heyecanla okunan yazı
dithyramb
ayinde okunan ilahi
processional
ayinlerde okunan kısa dua
collect
cemaat ile okunan dua
liturgy
direkt okunan alt rutin
(Elektrik, Elektronik) direct insert subroutine
genizden okunan harf
nasal letter
içinden okunan
silent
karşılıklı okunan ilâhi
antiphony
konuşur gibi okunan beste
recitative
ölünün ruhuna okunan dua ücreti
chantry
Türkisch - Türkisch

Definition von okunan im Türkisch Türkisch wörterbuch

oku
Anadoluda küçük armağanlarla yapılan düğün çağrısı