okunamıyor

listen to the pronunciation of okunamıyor
Türkisch - Englisch
(Bilgisayar) cannot be read
(Bilgisayar) cannot read
oku
read

Some read books just to pass time. - Bazıları yalnızca zaman geçsin diye kitap okurlar.

My father told me not to read a book in my bed. - Babam yatakta kitap okumamamı söyledi.

oku
{f} reading

I'm reading the New York Times. - New York Times'ı okuyorum.

While I was reading in bed last night, I fell asleep with the light on. - Dün gece yatakta kitap okurken, ışık açıkken uykuya dalmışım.

Türkisch - Türkisch

Definition von okunamıyor im Türkisch Türkisch wörterbuch

oku
Anadoluda küçük armağanlarla yapılan düğün çağrısı
okunamıyor
Favoriten