offspring, descendants

listen to the pronunciation of offspring, descendants
Englisch - Türkisch
zürriyet
children
çocuklar

O, çocuklarını kendi etrafına topladı. - He gathered his children around him.

Ana ve çocuk özel ihtimam ve yardım görmek hakkını haizdir. Bütün çocuklar, evlilik içinde veya dışında doğsunlar, aynı sosyal korunmadan faydalanırlar. - Motherhood and childhood are entitled to special care and assistance. All children, whether born in or out of wedlock, shall enjoy the same social protection.

children
i., çoğ., bak. child
children
çocuk

O, çocuklarını kendi etrafına topladı. - He gathered his children around him.

ÇHS'ye göre, 18 yaşından küçük tüm insanlar çocuk olarak kabul edilir. - According to the CRC, all people under 18 are considered to be children.

children
çocukları

O, çocuklarını kendi etrafına topladı. - He gathered his children around him.

Ebeveynler çocuklarına yalan söylemenin yanlış bir şey olduğunu öğretirler. - Parents teach their children that it's wrong to lie.

children
(Bilgisayar) alttakiler
children
döl döş
offspring or descendants
çoluk çocuk veya torunları
children
childs
Englisch - Englisch
{i} children