I paid his wages on the spot.
- Maaşını hemen ödedim.
I try to save 10% of my wages each month.
- Her ay maaşımın %10'unu biriktirmeye çalışırım.
My salary doesn't allow us to live extravagantly.
- Benim maaşım bizim müsrifçe yaşamamıza izin vermez.
She gets a high salary.
- O yüksek bir maaş alır.
Tom certainly has a pension.
- Tom'un kesinlikle bir emekli maaşı var.
The old man lives on his pension.
- Yaşlı adam emekli maaşı ile geçiniyor.
Recently, they have not been giving her her paycheck on time.
- Son zamanlarda, ona maaş çekini zamanında vermiyorlar.
The pay is not adequate for a family of six.
- Maaş altı kişilik bir aile için yeterli değildir.
I spent all my wages in one day.
- Ben bütün maaşımı bir günde harcadım.
That young man deserves a raise in his wages.
- O genç adam, maaşındaki bir artışı hak ediyor.