mädel

listen to the pronunciation of mädel
Deutsch - Türkisch
n F gen
Englisch - Türkisch

Definition von mädel im Englisch Türkisch wörterbuch

girl
kız

Dorenda gerçekten iyi bir kızdır, o kurabiyelerini benimle paylaşıyor. - Dorenda really is a nice girl. She shares her cookies with me.

Betty güzel bir kızdır, değil mi? - Betty is a pretty girl, isn't she?

girl
kadın

Küçük kız güzel bir kadın oldu. - The little girl grew into a beautiful woman.

Kadınlar ve kızlar onunla karşılaşmaktansa caddeyi geçmeyi tercih ederler. - Women and girls would cross over the street rather than meet him.

girl
sevgili

Sevgilisi okul oyunu için başka bir kızı öpmek zorunda olduğu için Mary mutsuz. - Mary's not happy that her boyfriend has to kiss another girl for the school play.

Sevgilisi de oradaydı. - His girlfriend was there, too.

girl
kadın işçi
colleen
(isim) kız
colleen
{i} kız
colleen
iri kız
girl
bayan dost
girl
girl scout kız izci
girl
{i} k.dili. kız arkadaş
girl
{i} kız arkadaş

Tom ve kız arkadaşı aynı sınıfta. - Tom and his girlfriend are in the same class.

Kız arkadaşının orgazm takliti yapmadığından nasıl emin olabilirsin? - How can you be sure your girlfriend isn't faking her orgasms?

girl
{i} hizmetçi kız
girl
girl friend yakın kız arkadaş
girl
girlhoodkızlık çagı
Deutsch - Englisch
lassies
girls
lassie
gal (old-fashioned)
colleen
colleens
girl
gals
lass
lasses
gal