kişiliksiz

listen to the pronunciation of kişiliksiz
Türkisch - Englisch
characterless
impersonal
(someone) who lacks a distinctive personality; styleless
unprincipled
impersonality
meek
kişilik
personality

Yoshio resembles his mother in personality and his father in appearance. - Yoshio kişilik olarak annesine ve görünüş olarak babasına benziyor.

Personality is important, but looks are important as well. - Kişilik önemli ama görünüş de önemlidir.

kişilik
character

He's a man of very good character. - O çok iyi kişilikli bir adamdır.

Tom is quite a character. - Tom tipik bir kişilik.

kişilik
{i} identity
kişilik
presence
kişilik
person

The reason I prefer to go to Japan is that the people in Japan are hardworking and have honest personalities. - Japonya'ya gitmek istemeyi tercih etmemin sebebi onların çalışkan ve dürüst kişilikleridir.

I don't like women without personalities. - Kişiliksiz kadınlardan hoşlanmıyorum.

kişilik
(Gıda) portions
kişilik
individuality
kişilik
for persons
kişilik
prov. one's best clothes, one's best, one's Sunday-go-to-meeting clothes
kişilik
stature
kişilik
(araba) seater
kişilik
humanity
kişilik
personality, character, make-up; individuality
kişilik
fibre
kişilik
fiber
kişilik
seated
kişilik
(sufficient) for (so many) persons
kişilik
self
kişilik
seater
kişilik
selfhood
kişilik
for ... persons
Türkisch - Türkisch
Kişiliği olmayan, şahsiyetsiz
şahsiyetsiz
kişilik
Bayram gibi önemli günlerde veya konukların yanına çıkarken giyilen yeni giysi, yabanlık, adamlık
kişilik
Herhangi bir sayıda kişiden oluşan
kişilik
Bireyin toplumsal hayatı içinde edindiği alışkanlıkların ve davranışların bütünü
kişilik
Bir kimseye özgü belirgin nitelik
kişilik
İnsanlara yakışacak durum ve davranış
kişilik
Bir kimseye özgü belirgin özellik; manevî ve ruhsal niteliklerinin bütünü, şahsiyet
kişilik
Bir kimseye özgü belirgin özellik, manevi ve ruhsal niteliklerinin bütünü, şahsiyet: "Herkes, kişiliğine bağlı dokunulmaz, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir."- Anayasa. İnsanlara yakışacak durum ve davranış
kişilik
Herhangi bir kişi için, herhangi bir kişiye yetecek miktarda
kişilik
Herhangi bir sayıda kişiden oluşan: "Biz, kadın, kız ve çocuk, on altı kişilik bir kafile olduk."- A. Gündüz
kişiliksiz
Favoriten