kükreme

listen to the pronunciation of kükreme
Türkisch - Englisch
roar

Leo started to roar when he was two years old. - Aslan iki yaşındayken kükremeye başladı.

The lion began to roar as we approached. - Biz yaklaşırken, aslan kükremeye başladı.

roaring
kükremek
{f} roar
kükre
{f} roar

The lion opened its huge mouth and roared. - Aslan kocaman ağzını açtı ve kükredi.

We heard tigers roaring in the distance. - Uzakta kaplanların kükrediğini duyduk.

kükre
{f} roaring

The roaring lion terrified the boy. - Kükreyen aslan, oğlanı korkuttu.

We heard tigers roaring in the distance. - Uzakta kaplanların kükrediğini duyduk.

kükremek
to roar
kükremek
to shout, roar, bellow (usually with rage)
kükremek
(for a lion) to roar
kükreme
Favoriten