Sami çok çalışkan bir bankacıydı.
- Sami was a hard-working banker.
Sami çok çalışkan biri adamdı.
- Sami was a very hard-working guy.
Sanırım Tom çalışkan.
- I think Tom is hard-working.
Bush çalışkan bir ekip kurdu.
- Bush put together a hard-working team.