The people were in a line to get the signature of the president.
- İnsanlar, Devlet Başkanı'nın imzasını almak için sıraya girdiler.
I need your signature here.
- Şurayı imzalamanızı rica ediyorum.
France had signed a secret treaty with Spain.
- Fransa İspanya ile gizli bir antlaşma imzaladı.
We were tied to our decision because we signed the contract.
- Sözleşme imzaladığımız için kararımıza bağlıydık.
Tom was signing autographs in front of the theater.
- Tom tiyatronun önünde kendi el yazısıyla imza atıyordu.
I am signing my contract.
- Sözleşmemi imzalıyorum.
All you have to do is sign this paper.
- Yapmanız gereken her şey bu evrakı imzalamaktır.
Please sign your name here.
- Lütfen burayı imzalayın.
Could you please autograph this book?
- Lütfen bu kitabı imzalar mısın?
Would you please autograph this book?
- Lütfen bu kitabı imzalar mısınız?