His book inspired me.
- Kitabı bana ilham verdi.
Recreational drug use inspires many urban legends.
- Eğlence uyuşturucu kullanımı birçok şehir efsanelerine ilham veriyor.
My father is my biggest source of inspiration.
- Babam benim en büyük ilham kaynağımdır.
I lost my inspiration.
- Ben ilhamımı kaybettim.
It was a revelation to me.
- O benim için bir ilhamdı.
I was inspired by Tom's speech.
- Tom'un konuşması bana ilham verdi.
It was truly inspirational.
- O gerçekten ilham vericiydi.
This is truly inspirational.
- Bu gerçekten ilham vericidir.
What you said at the meeting today was very inspiring.
- Bugünkü toplantıda söylediklerin çok ilham vericiydi.
Thank you very much for an inspiring comment.
- İlham verici yorum için çok teşekkürler.