iktidarlı

listen to the pronunciation of iktidarlı
Türkisch - Englisch
potent
potent, powerful, competent
(someone) who possesses the power or capacity to do something
(sexually) potent (male)
competent
virile
iktidar
power

The party in power is corrupt, but the opposition is little better. - İktidar partisi bozulmuş fakat muhalefet biraz daha iyi.

Communists took power in China in 1949. - Koministler 1949 yılında Çin'de iktidara geldi.

iktidar
{i} ability
iktidar
exercise power
iktidar
puissance
iktidar
{i} potency
iktidar
{i} capability
iktidar
{i} capacity
görünmeyen ama gerçekte iktidarlı olan
faceless
iktidar
political power
iktidar
power, ability, capacity: Vezirin seni nefyetmeye iktidarı var. The vizier has the power to exile you. Bu iş dem'in mali iktidarı üstünde. This job is beyond dem's financial capacity
iktidar
potency, ability of a male to perform sexual intercourse
iktidar
(a) group that is in power, (a) government
iktidar
potential
iktidar
ability, capacity, power; government, power; (male) sexual potency, virility
iktidar
lap
Türkisch - Türkisch

Definition von iktidarlı im Türkisch Türkisch wörterbuch

iktidar
Bir işi başarabilme yetki ve yeteneği
iktidar
Bir işi yapabilme gücü, erk, kudret: "Bu iş benim iktidarım haricinde, demez mi?"- S. F. Abasıyanık
iktidar
Bu yetkiyi elinde bulunduran kişi ve kuruluşlar
iktidar
(Osmanlı Dönemi) güç, kuvvet
iktidar
Devlet yönetimini elinde bulundurma ve devlet gücünü kullanma yetkisi: "Almanya'daki öğrenciliğim Hitler'in iktidar yıllarına rastlar."- H. Taner
iktidar
Bir işi yapabilme gücü, erk, kudret
iktidar
Devlet yönetimini elinde bulundurma ve devlet gücünü kullanma yetkisi; bu yetkiyi elinde bulunduran kişi ve kuruluşlar
İKTİDAR
(Osmanlı Dönemi) Güç, takat. Kudret. Güç yetmek. Yapabilmek
iktidarlı
Favoriten