heer

listen to the pronunciation of heer
Englisch - Türkisch

Definition von heer im Englisch Türkisch wörterbuch

Hair
{i} saç

Kızın altın saçı var. - The girl has golden hair.

Koyu kahverengi saçları vardı. - He had dark brown hair.

Hair
{i} tüy

Onun kulağının dışında büyüyen çirkin tüyleri var. - He has unsightly hairs growing out of his ears.

Onun tüylü bir göğsü var. - He has a hairy chest.

Hair
{i} kıl

Hayvanların derisi kıllarla kaplı. - The skin of animals is covered with hair.

Kıllılığın erkekliğin bir sembolü olduğunu düşünüyorum, bu yüzden gerçekten seviyorum. - I think hairiness is a symbol of masculinity, so I really like it.

Hair
{i} saçlar

Piotr'un saçları siyahtır ama Lech'in saçları sarıdır. - Piotr has black hair but Lech has blond hair.

Lidia'nın sarı düz saçları var. - Lidia has blonde straight hair.

Englisch - Englisch
A yarn measure of six hundred yards or &frac1x24; of a spindle
Hair