hafızası

listen to the pronunciation of hafızası
Türkisch - Englisch

Definition von hafızası im Türkisch Englisch wörterbuch

hafıza
memory

You have a good memory. - Sen iyi bir hafızaya sahipsin.

Tom has a poor memory. - Tom'un zayıf bir hafızası var.

hafızası zayıf olmak
to have a short memory
hafıza
mind

She has a very quick mind. - Onun çok hızlı bir hafızası var.

hafıza
(Bilgisayar,Teknik) storage
hafıza
memory of
hafıza
retention
hafıza
store
hafıza
memory bellek
hafıza
mnemonic
hafıza
recollection
rastgele erişim hafızası kontrolü
(Askeri) control random access memory
vardiya bilgi hafızası
shift data memory
vardiya hafızası ekranı
shift memory window
Türkisch - Türkisch

Definition von hafızası im Türkisch Türkisch wörterbuch

HÂFIZA
(Osmanlı Dönemi) Muhafaza eden. Ezberleme kuvvesi. Kuvve-i hâfıza
hafıza
Bellek: "Hafızamı kilitlemiştim, maziyi hiç çıkaramıyordum, küflensin kalsın orada diyordum."- A. Gündüz
hafıza
Bellek
hâfıza
(Osmanlı Dönemi) ezberleme, koruma kuvveti