Tom müzik söz konusu olduğunda, görünüşe göre bir tür dahidir.
- Tom is apparently some kind of genius when it comes to music.
İnsanların genelde dahiler için hiçbir sempatisi yoktur.
- People often have no sympathy for geniuses.
Bir deha olağanüstü yaratıcılık yeteneklerine sahip bir kişidir.
- A genius is a person with extraordinary creative abilities.
Cin, Tom'un üç dilek dilemesini istedi.
- The genie asked Tom to make three wishes.
Barbie bebeğine benzemek Mary'nin en büyük dileğiydi. Kötü cin bu dileği çok harfiyen yorumladı.
- It was Mary's greatest wish to look just like her Barbie doll. The evil genie interpreted this wish too literally.
Herkes çocuğu gerçek bir deha olarak tanır.
- Everyone recognizes the boy as a real genius.
Herkes Kate'in bir deha olduğunu ve başarılı bir geleceğe sahip olacağını söylüyor.
- Everyone says that Kate is a genius and will have a successful future.
Kendi görüşüne göre o bir deha.
- He is a genius in his own opinion.