They are in need of volunteers.
- Onların gönüllülere ihtiyacı var.
There is an urgent need for volunteers.
- Gönüllülere acil ihtiyaç vardır.
This organization relies entirely on voluntary donations.
- Bu örgüt tamamen gönüllü bağışlara dayanmaktadır.
This was totally voluntary.
- Bu tamamen gönüllüydü.
She devoted herself to the volunteer activity.
- O, gönüllü faaliyetine kendini adamış.
Every year, the organisation organises a number of meetings of volunteers who go door-to-door to sell Frisian books.
- Her yıl, örgüt Frizyen dilinde yazılmış kitapları satmak için kapıdan kapıya giden gönüllülerle ilgili çok sayıda toplantı organize eder.
Tom doesn't think Mary would be willing to lend him her guitar.
- Tom Mary'nin ona gitarını vermek için gönüllü olacağını düşünmüyor.
The coalition of the willing.
- Gönüllüler koalisyonu.
I enlisted voluntarily.
- Ben gönüllü olarak askere yazıldım.
Tom did it voluntarily.
- Tom onu gönüllü olarak yaptı.