duraksamak

listen to the pronunciation of duraksamak
Türkisch - Englisch
hesitate
{f} waver
falter
vibrate
hobble
come to a stop
baulk
dither
balk
hover
halt
pause
to hesitate, to falter, to waver tereddüt etmek
to hesitate
hang back
blow hot and cold
duraksama
demur
duraksama
(Biyokimya) remission
duraksama
hesitation

Mary jumped into the icy water without hesitation. - Mary duraksamadan buz gibi suya atladı.

In real combat, you must not forget that hesitation is a very dangerous thing. - Gerçek dövüşte, duraksamanın çok tehlikeli bir şey olduğunu unutmamalısın.

duraksa
swither
duraksama
baulk
duraksama
hobble
duraksama
hesitation tereddüt
duraksama
hesitance
duraksama
halt
duraksama
hesitancy
duraksama
stop
duraksama
indecision
duraksama
indetermination
duraksama
hesitant
sözünü unutarak duraksamak
dry up
Türkisch - Türkisch
Ne yapmak veya ne demek gerektiğini kestiremeyerek duraklamak, tereddüt etmek
duraksama
Duraksamak durumu, tereddüt
duraksamak
Favoriten