dunkeln

listen to the pronunciation of dunkeln
Deutsch - Türkisch
v. 'dunkıln kararmak
(ortalık) kararmak
{'dunkıln} kararmak
im Dunkeln
karanlıkta
im Dunkeln tappen
emin olmamak
Englisch - Türkisch

Definition von dunkeln im Englisch Türkisch wörterbuch

darken
kararmak
darken
karar

Kıskançlık, Tom'un zihnini karartmaya başlıyor. - The jealousy is starting to darken Tom's mind.

Aniden bulutlar gökyüzünü kararttı. - Suddenly, the clouds darkened the sky.

darkling
karanlıkta
darken
karart

Aniden bulutlar gökyüzünü kararttı. - Suddenly, the clouds darkened the sky.

Hava duman tarafından karartıldı. - The air was darkened by the smoke.

darken
{f} karartmak
darken
(Tekstil) koyulaştırmak (renk)
darken
{f} karıştırmak
darken
{f} koyulaştırmak
darken
{f} koyulaşmak
darken
{f} bulandırmak
darken
{f} anlaşılması zor hale getirmek
darken
{f} koyulaşmak, esmerleşmek
darkling
{s} karanlık
darkling
{s} karanlıkta olan