dokunulmazlar

listen to the pronunciation of dokunulmazlar
Türkisch - Englisch
are touched
dokunulmaz
untouchable

Tom is one of Tatoeba's sacred icons. Therefore, he is untouchable. - Tom, Tatoeba'nın en kutsal simgelerinden biridir. Bu nedenle, o dokunulmazdır.

Certain taboos, which had remained untouchable for so many years, have come to be broken. - Yıllardan beri dokunulmaz bazı tabular yıkıldı.

dokun
{f} touched

He never touched wine. - O asla şaraba dokunmadı.

Tom touched Mary's shoulder. - Tom Mary'nin omzuna dokundu.

dokun
{f} finger

Layla felt Sami's fingertips touching the back of her shoulder. - Leyla, Sami'nin parmak uçlarının, omzunun arkasına dokunduğunu hissetti.

This is a touchscreen, so you can use your fingers to operate the controls which are displayed on it. - Bu bir dokunmatik ekran, onun üzerinde görüntülenen kontrolleri çalıştırmak için parmaklarını kullanabilirsin.

dokun
got in touch
dokun
{f} touching

Blind people read by touching, using a system of raised dots called Braille. - Görme engelli insanlar Braille denilen kabartılmış noktalardan oluşan bir sistem kullanarak, dokunarak okurlar.

When I was a kid, touching bugs didn't bother me a bit. Now I can hardly stand looking at pictures of them. - Ben bir çocukken, böceklere dokunmak beni bir parça rahatsız etmezdi. Şimdi neredeyse onların resimlerine bakmaya katlanamıyorum.

dokun
get in touch
dokun
{f} dab
dokun
{f} touch

Lips that touch liquor shall not touch mine. - Liköre dokunan dudaklar benimkine dokunmayacaklar.

Don't touch that pan! It's very hot. - O tavaya dokunmayın! O çok sıcak.

dokun
{f} fingering
dokunulmaz
inviolable

The guards are sacred and inviolable. - Muhafızlar kutsal ve dokunulmazlar.

dokunulmaz
immune
dokunulmaz
sacrosanct
dokunulmaz
set in stone
dokun
tender
dokunulmaz
untouchable; immune
dokunulmaz
taboo,tabu
Türkisch - Türkisch

Definition von dokunulmazlar im Türkisch Türkisch wörterbuch

DOKUNULMAZ
Hiçbir biçimde eleştirilemez: "Dokunulmaz, yan bakılmaz, müstesna bir mahluktur."- Y. K. Karaosmanoğlu
DOKUNULMAZ
İlişilmez, el sürülmez, taarruzdan korunmuş: "Herkes, kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez, temel hak ve hürriyetlere sahiptir."- Anayasa
dokunulmaz
Hiçbir biçimde eleştirilemez
dokunulmaz
İlişilmez, el sürülmez, taarruzdan korunmuş