By law, begging in the street is forbidden.
- Yasaya göre, sokakta dilenmek yasaktır.
There were times when Tom wished he hadn't married Mary.
- Tom'un Mary ile evlenmemiş olmayı dilediği zamanlar olmuştur.
It's an American tradition to make a wish on your birthday.
- Doğum gününde dilek tutmak bir Amerikan geleneğidir.
Tom wished he had a decent job.
- Tom düzgün bir işi olmasını diledi.
There were times when Tom wished he hadn't married Mary.
- Tom'un Mary ile evlenmemiş olmayı dilediği zamanlar olmuştur.
She sat next to him wishing she were somewhere else.
- O, başka bir yerde olmayı dileyerek onun yanına oturdu
I named my daughter Nairu wishing her long life.
- Ona uzun bir ömür dileyerek kızıma Nairu ismini verdim.
Tom was beginning to wish he had stayed in the navy.
- Tom donanmada kalmış olmayı dilemeye başladı.
I am no better than a beggar.
- Bir dilenciden daha iyi değilim.
By law, begging in the street is forbidden.
- Yasaya göre, sokakta dilenmek yasaktır.
The man went begging from door to door.
- Adam kapı kapı dilenmeye gitti.