denotes a shared or common feature

listen to the pronunciation of denotes a shared or common feature
Englisch - Türkisch
Paylaşılan veya ortak özellik gösterir
among
arasında

Onun romanları genç kişiler arasında ünlüdür. - His novels are popular among young people.

Gitmiyorum.çünkü,diğer nedenler arasında,param yok. - I am not going, because, among other reasons, I don't have money.

among
{e} arasına

Genç çift Şükran Günü konuklarının arasına anne babalarını dahil etti. - The young couple included their parents among their Thanksgiving guests.

Çocuk kızların arasına oturdu. - The boy sat among the girls.

among
ortasında
among
aralarında

Bu üç kişinin aralarında 50 lirası vardı. - The three men had 50 pounds among them.

Parayı kendi aralarında bölüştürdüler. - They divided the money among themselves.

among
-den biri
among
{e} içinde

Aynı cümle içinde diğer adların arasında hainin adını görmek benim için acı verici. - It is painful for me to see the name of the traitor among other names in the same sentence.

Hükümetlerimiz insan nüfusu içinde yaşayan uzaylılar haline geldi. - Our governments have become space aliens living among a human population.

Englisch - Englisch
among
denotes a shared or common feature

    Silbentrennung

    denotes a shared or com·mon fea·ture

    Türkische aussprache

    dînōts ı şerd ır kämın fiçır

    Aussprache

    /dəˈnōts ə ˈsʜerd ər ˈkämən ˈfēʧər/ /dɪˈnoʊts ə ˈʃɛrd ɜr ˈkɑːmən ˈfiːʧɜr/
Favoriten