O, tamamen şans eseri Sam ile karşılaştı.
- He met Sam purely by chance.
Dün onu şans eseri görmedin mi?
- Didn't you see her by chance yesterday?
Onunla tesadüfen yolda karşılaştım.
- By chance, I met her in the street.
Tesadüfen, caddede senin erkek kardeşine rastladım.
- By chance, I met your brother on the street.