I lost my key about here.
- Buralarda anahtarımı kaybettim.
There used to be a hut about here.
- Buralarda bir kulübe vardı.
Tom's opinions don't carry much weight around here.
- Tom'un fikirlerinin buralarda fazla ağırlığı yoktur.
It's getting dark early around here. The sun seems to drop like a rock when autumn rolls around.
- Buralarda hava erken kararıyor.Sonbahar zamanı geldiğinde güneş bir kaya gibi düşüyor gibi görünüyor.
Hey, could you give me a hand over here, please?
- Hey, lütfen bana burada yardım eder misin?
Come over here and help me.
- Buraya gel ve bana yardım et.