azalmakta

listen to the pronunciation of azalmakta
Türkisch - Englisch
on the wane
on the decrease
azal
{f} decaying
azal
{f} diminished

The rights of every man are diminished when the rights of one man are threatened. - Bir insanın haklarının tehdit edildiğinde, her insanın hakları azaltılır.

His income was diminished by half after retirement. - Emekli olduktan sonra geliri yarı yarıya azaldı.

azal
fell off

Sales fell off in the third quarter. - Üçüncü çeyrekte satışlar azaldı.

azal
tail off
azal
{f} decrease

This medicine will decrease your pain. - Bu ilaç ağrını azaltacak.

Production of rice has decreased. - Pirinç üretimi azaldı.

azal
{f} decreasing

Japan's foreign aid is decreasing in part because of an economic slowdown at home. - Japonya'nın dış yardımları yurttaki ekonomik yavaşlamadan dolayı kısmen azalıyor.

Japan's consumption of rice is decreasing. - Japonya'nın pirinç tüketimi azalıyor.

azal
fallen off
azal
diminish

His income was diminished by half after retirement. - Emekli olduktan sonra geliri yarı yarıya azaldı.

The population of this country is gradually diminishing. - Bu ülkenin nüfusu giderek azalmaktadır.

azal
{f} decreased

Sales have decreased these days. - Satışlar bugünlerde azaldı.

The medicine decreased his pain. - İlaç onun acısını azalttı.

azal
fall off
azal
mute
giderek azalmakta
on the wane
Englisch - Englisch

Definition von azalmakta im Englisch Englisch wörterbuch

Azal
A place near the western extremity of the valley near Jerusalem
Türkisch - Türkisch

Definition von azalmakta im Türkisch Türkisch wörterbuch

AZAL
(Osmanlı Dönemi) (Ezel. C.) Ezeller. Başlangıcı olmayan zamanlar
azalmakta
Favoriten