awareness of having done wrong

listen to the pronunciation of awareness of having done wrong
Englisch - Türkisch

Definition von awareness of having done wrong im Englisch Türkisch wörterbuch

guilt
suçluluk

Birçok çalışan anneler suçluluk dolu. - Many working mothers are full of guilt.

Hafif bir suçluluk duygusu olsa da o kendini gülmekten alamadı. - He could not refrain from smiling, though with a slight sense of guilt.

guilt
{i} kabahat
guilt
töhmet
guilt
cürüm
guilt
utanç
guilt
suçluluk duygusu

Hafif bir suçluluk duygusu olsa da o kendini gülmekten alamadı. - He could not refrain from smiling, though with a slight sense of guilt.

guilt
sorumluluk
guilt
guiltless not guilty masum
guilt
suçl

O, bir hata yapmaktan suçluydu. - He was guilty of making a mistake.

O cinayetten suçluydu. - He was guilty of murder.

guilt
{i} günahkârlık
guilt
{i} suç

O, bir hata yapmaktan suçluydu. - He was guilty of making a mistake.

O cinayetten suçlu bulundu. - He was found guilty of murder.

guilt
(Sosyoloji, Toplumbilim) suçluluk (duygusu)
guilt
guilt by association bir kimsenin meşru hareketlerini veya tanıdıklarını şüpheli sayarak gizli suçları olduğunu tahmin etme
guilt
suçsuz

Erkek arkadaşının suçsuz olduğuna inanıyor. - She believes her boyfriend is not guilty.

Sanık cinnet nedeniyle suçsuz bulundu. - The defendant was found not guilty by reason of insanity.

Englisch - Englisch
guilt
awareness of having done wrong

    Silbentrennung

    a·ware·ness of ha·ving done wrong

    Türkische aussprache

    ıwernıs ıv hävîng dʌn rông

    Aussprache

    /əˈwernəs əv ˈhavəɴɢ ˈdən ˈrôɴɢ/ /əˈwɛrnəs əv ˈhævɪŋ ˈdʌn ˈrɔːŋ/
Favoriten