Tom ve Mary her ikisi de hâlâ bekar.
 - Tom and Mary are both still single.
Tom'un bekar olup olmadığından şüpheliyim.
 - I doubt if Tom is single.
Japonya'da neredeyse tüm yollar tek şerittir.
 - In Japan almost all roads are single lane.
Benim tek bir düşmanım yok.
 - I don't have a single enemy.
Tanrı, dünyayı gerçekten tek bir günde mi yarattı?
 - Did God really create the earth in a single day?
Gökyüzünde tek bir bulut yok.
 - There isn't a single cloud in the sky.
Tek bir pakette hem bir telefon hem de bir internet erişimi alın!
 - Get both a phone and internet access in a single package!
Benim tek bir düşmanım yok.
 - I don't have a single enemy.
Tek kişilik oda rezervasyonu yaptırmak istiyorum.
 - I'd like to reserve a single room.
Tek kişilik oda istiyor musunuz?
 - Do you want a single room?
Tek kişilik oda rezervasyonu yaptırmak istiyorum.
 - I'd like to reserve a single room.
Tek kişilik banyolu ada, lütfen.
 - A single room with bath, please.