ali̇m

listen to the pronunciation of ali̇m
Türkisch - Englisch

Definition von ali̇m im Türkisch Englisch wörterbuch

alim
wise
alim
erudite
alim
scholar

He is as great a scholar as ever lived. - O şimdiye kadar yaşamış olanlar kadar büyük bir alimdir.

Thirty-two Madagascan scholars are flying to China. - Otuz iki Madagascan alimi Çin'e uçuyor.

Alim
(isim) Scholar; wise, learned
alim
all-knowing, omniscient
alim
bookman
alim
knowing, who knows
alim
knowing
alim
learned
alim
pundit
âlim
learned, wise; scholar, scientist, savant
âlim
learned, wise
alim
enlightened
alim
scientist
alim
who knows
alim
savant
alim
omniscient
alim
scholarly person
Englisch - Englisch

Definition von ali̇m im Englisch Englisch wörterbuch

alim
An educated scholar of Islamic law; a member of the ulema class
Türkisch - Türkisch
(Osmanlı Dönemi) Üzüntülü, kederli, ıztırab çeken
(Osmanlı Dönemi) Çok şey bilen
(Osmanlı Dönemi) İlim ile uğraşan. Hoca.Âlim-i mürşid, koyun olmalı; kuş olmamalı. Koyun, kuzusuna süt; kuş, yavrusuna kay verir. M
(Osmanlı Dönemi) Bilen, bilgili
(Osmanlı Dönemi) Çok okumuş, bilgiç
ALÎM
(Osmanlı Dönemi) Bilen. İlmi, ebedi ve ezeli olan Cenab-ı Hak. Kur'an-ı Kerim'de bu isim 126 kerre zikredilir
Alim
(Osmanlı Dönemi) herzeyi hakkıyla bilen, sonsuz ilim sahibi; herzeyi hakkıyla bilen Allah
alim
Bilen, bilici
Âlim
(Osmanlı Dönemi) TABB
Âlim
(Osmanlı Dönemi) NAHI'
ali̇m
Favoriten