able to lock, tending to lock

listen to the pronunciation of able to lock, tending to lock
Englisch - Türkisch

Definition von able to lock, tending to lock im Englisch Türkisch wörterbuch

locking
sürgüleme
locking
kenetleme
locking
{i} kilit

Bütün kapıları kilitledim, yatmaya gittim. - Locking all the doors, I went to bed.

Kapıyı kilitlediğimi hatırlıyorum. - I remember locking the door.

locking
{f} kilitle

Kapıyı kilitlediğimi hatırlıyorum. - I remember locking the door.

Kilitleme mekanizması sıkıştı. - The locking mechanism has jammed.

locking
kilitleyerek
locking
{i} kilitleme

Kilitleme mekanizması sıkıştı. - The locking mechanism has jammed.

locking
(isim) kilitleme
locking
{f} kilitle: prep.kilitleyerek
Englisch - Englisch
{s} locking
able to lock, tending to lock
Favoriten