a small quantity or number

listen to the pronunciation of a small quantity or number
Englisch - Türkisch

Definition von a small quantity or number im Englisch Türkisch wörterbuch

handful
yaramaz çocuk/avuç
handful
{i} k.dili. idare edilmesi zor biri; ele avuca sığmaz çocuk
handful
ele avuca sığmaz

O biraz ele avuca sığmaz biri. - She's a bit of a handful.

handful
az sayıda (insan)
handful
bir avuç

Tom cebine uzandı ve bir avuç dolusu bozuk para çıkardı. - Tom reached into his pocket and pulled out a handful of coins.

Sadece bir avuç dolusu insan gerçeği biliyor. - Only a handful of people know the fact.

handful
yaramaz
handful
{i} avuç

Tom kaseden bir avuç patlamış mısır aldı. - Tom took a handful of popcorn from the bowl.

Tom cebine uzandı ve bir avuç dolusu bozuk para çıkardı. - Tom reached into his pocket and pulled out a handful of coins.

handful
{i} başa çıkılması zor kimse
handful
{i} avuç dolusu

Buluşmaya yalnızca bir avuç dolusu insan geldi. - Only a handful of people came to the meeting.

Sadece bir avuç dolusu insan gerçeği biliyor. - Only a handful of people know the fact.

handful
{i} az miktar
handful
{i} ele avuca sığmayan tip
Englisch - Englisch
handful
A small quantity
damn
a small quantity or number

    Silbentrennung

    a small quan·ti·ty or num·ber

    Türkische aussprache

    ı smôl kwäntıti ır nʌmbır

    Aussprache

    /ə ˈsmôl ˈkwäntətē ər ˈnəmbər/ /ə ˈsmɔːl ˈkwɑːntətiː ɜr ˈnʌmbɜr/
Favoriten