a mission assigned to a unit which requires it to

Englisch - Türkisch

Definition von a mission assigned to a unit which requires it to im Englisch Türkisch wörterbuch

Relevante Übersetzungen

defend

savunmak

Tom kendini savunmak için hiçbir girişimde bulunmadı. - Tom made no attempt to defend himself.

Paris, özgürlüklerini savunmak için elinden geleni yaptı. - Paris did her best to defend her liberties.

defend

arkasında olmak

defend

savun

Kendini savunmak başka birini savunmaktan daha zordur. Şüphe edenler avukatlarına bakabilirler. - It is more difficult to defend oneself than to defend someone else. Those who doubt it may look at lawyers.

Onlar istilacılara karşı ülkelerini savundular. - They defended their country against the invaders.

defend

korumak

Bütün polis memurları kendilerini ayaklanmacılara karşı korumak için kalkanlarla donatıldı. - All the police officers were equipped with shields to defend themselves against the rioters.

Kendini bu suçlamalara karşı korumak için buraya gelmedi. - She didn't come here to defend herself against these accusations.

defend

{f} müdafaa etmek

defend

savunmak müdafaa etmek

defend

{f} from -den korumak

Englisch - Englisch

Definition von a mission assigned to a unit which requires it to im Englisch Englisch wörterbuch

defend

Silbentrennung

a mis·sion assigned to a Unit which requires it to

Türkische aussprache

ı mîşın ısaynd tı ı yunıt hwîç rikwayrz ît tı

Aussprache

/ə ˈməsʜən əˈsīnd tə ə ˈyo͞onət ˈhwəʧ rēˈkwīrz ət tə/ /ə ˈmɪʃən əˈsaɪnd tə ə ˈjuːnət ˈhwɪʧ riːˈkwaɪrz ɪt tə/