O, gerçek bir daire değildir.
- It isn't a real apartment.
Tom, Mary ve diğer üç arkadaşı ile daireyi paylaştı.
- Tom shared the apartment with Mary and three other friends.
Bir apartman dairesinde yaşıyorum.
- I live in an apartment.
Birisi apartman daireme zorla girdi.
- Someone broke into my apartment.
İki odalı bir daire kiralamak istiyorum.
- I want to rent an apartment with two rooms.
Yaşlı adam üç odalı bir apartmanda yaşıyordu.
- The old man lived in the three-room apartment.
New York'ta yaşarken bir apartman dairesi kiraladık.
- We rented an apartment when we lived in New York.
Amcam bir apartman dairesinde yaşamaktadır.
- My uncle lives in an apartment.