Englisch - Türkisch
Definition von (jdm. gegenüber) ungerecht im Englisch Türkisch wörterbuch
- unjust
- adaletsiz
Eğer bu ideoloji ırkçı, sömürgeci ve adaletsizse, o zaman söylenmesi gereken şey budur. Dobra dobra konuşmak zorundasın.
-If this ideology is racist, colonialist, and unjust, then I think that's what it must be called. You have to call a spade a spade.
Hayat bazen çok adaletsizdir.
-Life is so unjust sometimes.
- unjust
- haksız
Haksız bir barış, haklı bir savaştan daha iyidir.
-An unjust peace is better than a just war.
Tom haksız yere suçla itham edildi.
-Tom was unjustly accused of the crime.
- unjust
- hak yemek
- unjust
- {s} insafsız
- unjust
- unjustly haksız olarak
- unjust
- unjustnesshaksızlık
Relevante Übersetzungen
Deutsch - Englisch
Definition von (jdm. gegenüber) ungerecht im Deutsch Englisch wörterbuch
- unfair (to somebody)
- unjust
(jdm. gegenüber) ungerecht
Resimler
Favoriten