coşmak

listen to the pronunciation of coşmak
Türkçe - İngilizce
Türkçe - Türkçe
Duygu ve düşünceleri güçlü bir tepki ile dışarı vurmak, galeyan etmek: "Askerler sevgili efendilerinin yüzünü görür görmez coşuyorlar."- Y. K. Beyatlı
Birdenbire çoğalıp hızlanmak
Heyecanlanmak, içten içe kaynamak, aşırı duygulanmak
Duygu ve düşünceleri güçlü bir tepki ile dışarı vurmak, galeyan etmek
Doğa olaylarından herhangi biri birdenbire çoğalıp hızlanmak: "Coşan sele dur diyorsun sen, dadı."- T. Oflazoğlu
galeyan etmek
çalkanmak
çağlamak
(Osmanlı Dönemi) FEVERÂN
Coşma
galeyan
coş
Meyveden yapılan bir komposto, hoşaf
coşma
Coşmak işi, galeyan
coşmak