I think he won't accept the proposal.
- Bence o, öneriyi kabul etmeyecektir.
I think everyone looks back on their childhood with some regret.
- Bence herkes biraz pişmanlık ile kendi çocukluğuna geri bakar.
In my opinion, a well-designed website shouldn't require horizontal scrolling.
- Bence, iyi tasarlanmış bir web sitesi yatay kaydırma gerektirmemeli.
In my opinion, German is the best language in the world.
- Bence, Almanca dünyadaki en iyi dildir.
As I see it, that is the best way.
- Bence, o en iyi yoldur.
As for me, I'm a rather simple person.
- Bence, ben oldukça basit bir insanım.
As for me, I think the play was quite interesting.
- Bence, sanıyorum oyun oldukça ilginçti.
I can't bring myself to trust his story.
- Ben onun hikayesine inanamıyorum.
I bought this book for myself, not for my wife.
- Ben bu kitabı karım için değil, kendim için satın aldım.
In that respect, my opinion differs from yours.
- O bakımdan benim görüşüm sizinkinden farklıdır.
Put yourself in my position.
- Kendini benim yerime koy.
Tom is young, rich, spoiled and egocentric.
- Tom, genç, zengin, şımarık ve benmerkezcidir.
The human is an egocentric animal.
- İnsan benmerkezcil bir hayvandır.
Where do all these moles come from?
- Tüm bu benler nereden geliyor?
Each molecule in our body has a unique shape.
- Vücudumuzdaki her molekülün benzersiz bir şekli vardır.
O utanç içinde başını eğdi.
- She bent her head in shame.