zi̇ra

listen to the pronunciation of zi̇ra
التركية - الإنجليزية

تعريف zi̇ra في التركية الإنجليزية القاموس.

zira
because

Sometimes I walk to work, and sometimes I ride my bike, because I live very close to work. - İşe bazen yürüyerek bazen de bisikletle gidiyorum zira yaşadığım yer işime çok yakın.

zira
yet
zira
then

Women's faces are often more beautiful when they take their clothes off, for they then stop thinking about their external appearance. - Kadınların yüzü giysilerini çıkardıklarında çoğunlukla daha güzeldir, zira onlar o zaman dış görünüşleri hakkında düşünmekten vazgeçerler.

The most interesting information comes from children, for they tell all they know and then stop. - En ilginç bilgi çocuklardan gelir, zira onlar bildikleri her şeyi anlatır ve sonra durur.

zira
before
zira
for

Forgive me, for I have sinned. - Beni affedin, zira ben günah işledim.

You had better put the book back on the desk, for the owner will come back there. - Kitabı masaya geri koysan iyi olur, zira sahibi oraya geri dönecek.

zira
for, because çünkü
zira
'cos
Zira
forasmuch
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) f. Çünkü. Ondan ki, şundan, şu sebepten ki
zira
Dirsekten orta parmak ucuna kadar olan ve uzunluğu 75-90 cm arasında değişen bir uzunluk ölçüsü
zira
Çünkü, şundan dolayı
zira
Dirsekten orta parmak ucuna kadar olan ve uzunluğu 75-90 cm arasında değişen bir uzunluk ölçüsü. Çünkü, şundan dolayı: "Heykeli atölyede bırakmak mecburiyetinde kaldım
zira
Zira bahçede yaptırdığım kaide henüz bitmemişti."- H. Taner
ZİRA'
(Osmanlı Dönemi) Tulum. İçine peynir veya su, yağ gibi şeyler konan deriden kap
ZİRA'
(Osmanlı Dönemi) El, kol uzunluğu. Yirmidört parmak uzunluğu. Arşın
ZİRA'
(Osmanlı Dönemi) Gökte ayın menzillerinden birisi
ZİRA'
(Osmanlı Dönemi) Bir kolun dirseğinden orta parmak ucuna kadar uzunluk ölçüsü. (75-90 cm. kadar)
zi̇ra
المفضلات