الإنجليزية - التركية
تعريف the parts so arranged are said to be in series في الإنجليزية التركية القاموس.
- series
- {i} seri
Chicago Cubs 1908 yılından bu yana ilk kez World Series'i kazandı.
-The Chicago Cubs have won the World Series for the first time since 1908.
Bu modern felsefe serisinin ilk cildi.
-This is the first volume of a series on modern philosophy.
- series
- türküm
- series
- sıra
- series
- dizi
Onun hayatı uzun bir başarısızlıklar dizisiydi.
-His life was a long series of failures.
Bir dizi cinayetin aynı adam tarafından işlendiği düşünüldü.
-The series of crimes were thought to have been committed by the same man.
- series
- dizi yazı
- series
- dizi sargısı
- series
- (Tıp) n Sıra, silsile seri
- series
- {i} sıra: a series of shops bir sıra dükkân
- series
- tek ve sıra
- series
- {i} (çoğ. se.ries)
- series
- (Askeri) PAFTA SERİSİ: Aynı ölçeğe ve kartografik özelliklere sahip bulunan ve meydana getiren makam tarafından toplu olarak adlandırılan bir pafta dizisi
- series
- {i} silsile
- series
- {i} grup
- series
- {i} seri, dizi: a series of events bir dizi olay
- series
- arka arkaya
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف the parts so arranged are said to be in series في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- series
the parts so arranged are said to be in series
الواصلة
the parts so ar·ranged are said to be in se·riesالتركية النطق
dhi pärts sō ıreyncd ır sed tı bi în sîrizالنطق
/ᴛʜē ˈpärts ˈsō ərˈānʤd ər ˈsed tə bē ən ˈsərēz/ /ðiː ˈpɑːrts ˈsoʊ ɜrˈeɪnʤd ɜr ˈsɛd tə biː ɪn ˈsɪriːz/
Resimler
المفضلات