the ability to concentrate on a task

listen to the pronunciation of the ability to concentrate on a task
الإنجليزية - التركية

تعريف the ability to concentrate on a task في الإنجليزية التركية القاموس.

attention
ilgi

Güzel bir bayanı öperken güvenle araba sürebilen bir sürücü sadece öpücüğe hakettiği ilgiyi vermiyordur. - Any man who can drive safely while kissing a pretty lady is simply not giving the kiss the attention it deserves.

Tom ve Mary'nin birlikte konuşmak için çok zamanı yok. Onların çocukları, her zaman onların ilgisini istiyorlar. - Tom and Mary don't have much time to talk together. Their children are always demanding their attention.

attention
özen

Yaptığın şeye özen göster. - Pay attention to what you're doing.

attention
dikkat

Ben dikkat çekmek istemiyordum. - I did not want to attract attention.

Tom dikkat çekmek istemiyordu. - Tom didn't want to attract attention.

attention
{i} ilgilenme

Tom'la ilgilenmekten vazgeçtim. - I stopped paying attention to Tom.

Tom kısa sürede hiç kimsenin onunla ilgilenmediğini fark etti. - Tom soon realized that no one was paying any attention to him.

attention
(Askeri) esas duruş
attention
hizmet
attention
kayıt
attention
titizlik
attention
dikkat verme

Sürücülerin tafik ışıklarına dikkat vermeleri gerek. - Drivers need to pay attention to the traffic lights.

attention
hazırol yağdayı
attention
aşığın sevgilisine gösterdiği ilgi
attention
{i} kur
attention
{i} iltifat

Tom Mary'nin iltifatıyla pohpohlandı. - Tom was flattered by Mary's attention.

Kadınlar iltifattan hoşlanırlar. - Women like attention.

attention
{i} ask. esas duruş/vaziyet
attention
Attention I Hazır ol I attention span bir kimsenin konu degiştirmeden aynı şeye dikkat edebildiği müddet
attention
meşgul olma
attention
teveccuh
attention
(Askeri) ESAS DURUŞ: Gözler tam ilerde, eller yanlarda, topuklar bitişik, ayak uçları 45 yanlara açık, hazır ve uyanık vaziyette, ayakta dik duruş. At veya araca binmiş, silah taşıyan vesaire şahıslar için de, ayrıca esas vaziyetleri tarif edilmiştir. Bu vaziyette, tam sessizlik ve hareketsizlik esastır. 2. HAZIR OL ! Bu vaziyeti almak için verilen komut
الإنجليزية - الإنجليزية
attention
the ability to concentrate on a task

    الواصلة

    the a·bi·li·ty to con·cen·trate on a task

    التركية النطق

    dhi ıbîlıti tı känsıntreyt ôn ı täsk

    النطق

    /ᴛʜē əˈbələtē tə ˈkänsənˌtrāt ˈôn ə ˈtask/ /ðiː əˈbɪlətiː tə ˈkɑːnsənˌtreɪt ˈɔːn ə ˈtæsk/
المفضلات