The friendship of a great man is a gift from the gods.
- Büyük bir insanın arkadaşlığı Tanrılardan bir lütuftur.
Every day they killed a llama to make the Sun God happy.
- Onlar Güneş Tanrısı'nı mutlu etmek için her gün bir lama öldürdü.
Christians believe that God is the creator of the world.
- Hıristiyanlar Tanrı'nın dünyanın yaratıcısı olduğuna inanıyor.
In the eyes of the Creator, all are equal.
- Tanrı'nın gözünde herkes eşittir.
Father, forgive them; for they know not what they do.
- Tanrım, onları bağışla; zira onlar ne yaptıklarını bilmiyorlar.
My father's little library consisted chiefly of books on polemic divinity, most of which I read.
- Babamın küçük kütüphanesi çoğu polemik tanrılığı içeren kitaplardan oluşuyordu, onların çoğunu okudum. esas oluşuyordu.
I love God, Heaven's father, who created me.
- Beni yaratan, cennetin babası Tanrı'yı seviyorum.
Thank heavens, I'm free today.
- Tanrı'ya şükür bugün özgürüm.
Prosperity is only an instrument to be used, not a deity to be worshipped.
- Refah, tapılacak bir tanrı değil, sadece kullanılacak bir araçtır.
A prayer is one way to appeal to a deity.
- Dua bir tanrıya ulaşmanın tek yoludur.
My father's little library consisted chiefly of books on polemic divinity, most of which I read.
- Babamın küçük kütüphanesi çoğu polemik tanrılığı içeren kitaplardan oluşuyordu, onların çoğunu okudum. esas oluşuyordu.
Goodness knows what it was.
- Buna ne olduğunu tanrı bilir.
My goodness! I have lost the car keys.
- Tanrım! Araba anahtarlarını kaybettim.
He lives according to the law of the Lord.
- Tanrının yasasına göre yaşıyor.
We have sinned, Lord, forgive us.
- Günah işledik, Tanrım, bizi affet.
Only God is omnipotent.
- Sadece Tanrı her şeye gücü yetendir.
Only God can safely be omnipotent.
- Sadece Tanrı güvenle her şeye gücü yeter olabilir.
Human beings were created in God's image.
- İnsanoğlu Tanrı'nın suretinde yaratılmıştır.