التركية - الإنجليزية
تعريف riâyet في التركية الإنجليزية القاموس.
- {i} observance
- compliance, conformance, observance, obeying
- deference
- respect, esteem; consideration, regard; deference
- respect, esteem; conformity, obedience
- respect
- notice
- conformity
- obedience
- obeisance
- riayet etmek
- defer
- riayet etmek
- obey
It is our duty to obey the law.
-Yasalara riayet etmek görevimizdir.
- riayet eden
- respectful
- riayet eden
- observant
- riayet eden
- regardful
- riayet etmek
- observe
- riayet etmek
- 1. to comply with; to observe; to defer to. 2. to respect, show respect for; to show consideration for
- riayet etmek
- to respect, to obey, to observe, to abide by sth
- riayet etmeme
- violation
- riayet etmeme
- nonobservance
- riâyet etmek
- respect
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف riâyet في التركية التركية القاموس.
- Sayma, saygı, ağırlama, itibar etme
- Uyma, boyun eğme: "Edep ve erkâna riayet lazım."- R. H. Karay
- Uyma, boyun eğme
- Uyma
- (Osmanlı Dönemi) yapma, uyma, gözetme
- (Osmanlı Dönemi) CÜVAR
- RİAYET
- (Osmanlı Dönemi) Otlamak veya otlatmak
- RİAYET
- (Osmanlı Dönemi) Hıfzetmek, korumak
- RİAYET
- (Osmanlı Dönemi) Uymak, tâbi olmak
- RİAYET
- (Osmanlı Dönemi) İyi karşılamak, ağırlamak, hürmet etmek
- riayet etmek
- Uymak
- ADEMİ RİAYET
- (Hukuk) Riayetsizlik; uymama