ألمانية - التركية
تعريف redlich في ألمانية التركية القاموس.
- {'re: tlih} dürüst, namuslu, güvenilir
- namuslu, dürüst
الإنجليزية - التركية
تعريف redlich في الإنجليزية التركية القاموس.
- brave
- {s} cesur
Güvenli bir mesafeden cesur olmak kolaydır.
-It is easy to be brave from a safe distance.
Bütün askerler cesurdu.
-All the soldiers were brave.
- brave
- {s} yiğit
Tom cesur ve yiğittir.
-Tom is brave and courageous.
- brave
- {f} göğüs germek
- brave
- babayiğit
- brave
- {f} cesaretle karşı koymak
- brave
- şecaatli
- brave
- {i} kızılderili savaşçı
- bona fide
- gerçekten
- bona fide
- hakiki
- brave
- kahraman
Eski insanlar kahramanlık hikayelerini anlatmaktan hoşlanmışlar.
-Ancient people liked to tell stories of bravery.
Kim saygı ve hayranlık hissi duymadan cesur insanların kahramanca eylemlerini okuyabilir?
-Who can read the heroic deeds of brave men without a feeling of respect and admiration?
- bona fide
- İyi niyetli, içten
- bona fide
- hüsniyetli,iyi niyetli
- bona fide
- gerçek
- bona fide
- iyi niyetli
- bona fide
- içten
- brave
- (sıfat) mert, yiğit, cesur, yürekli, kahraman, görkemli, şahane
المصطلحات ذات الصلة
ألمانية - الإنجليزية
تعريف redlich في ألمانية الإنجليزية القاموس.
- by fair means
- brave
- bona fide
- pious (sincere but unlikely to be fulfilled)
- in good faith
- honestly
- honest
- Bleibe im Land und nähre dich redlich.
- Dwell in the land an you shall be fed
- Der Minister hat sich - das muss (auch) gesagt werden - redlich bemüht.
- The minister has, let it be said, made great efforts
- sich redlich bemühen
- to try really hard