Sen çok tertipli değilsin, değil mi?
- You aren't very organized, are you?
Biz çok tertipli değiliz, değil mi?
- We aren't very organized, are we?
Yeni yasa birazcık organize suçu kapsamalıdır.
- The new law should take a bite out of organized crime.
Parti Mac tarafından organize edildi.
- The party was organized by Mac.
O, bir yaz rock festivali düzenledi.
- He organized a summer rock festival.
O toplantıyı kim düzenledi?
- Who organized that meeting?
Kamuoyunun örgütlü suça olan hayranlığı çok rahatsız edicidir.
- The public's fascination with organized crime is very disturbing.
Tom çok düzenli değil.
- Tom isn't very organized.
Tom genellikle oldukça düzenli.
- Tom is usually quite organized.
Zamanını düzenlemek zorundasın.
- You have to organize your time.
Ayın sonundan önce programımı düzenlemek zorundayım.
- I have to organize my schedule before the end of the month.
İşleri sergi organize etmektir.
- Their job is to organize exhibitions.
Dosyalarını organize etmek için hangi metodu kullanıyorsunuz?
- What method do you use to organize your files?
Benjamin Harrison'un kampanyası iyi organize edilmişti.
- Benjamin Harrison's campaign was well-organized.
Karıncalar iyi organize edilmiş bir topluma sahiptir.
- Ants have a well-organized society.
Patricia turnuvayı organize edecek.
- Patricia will organize the tournament.
Bu organizasyon gönüllü katkılara bağlıdır.
- That organization depends on voluntary contributions.
Ben beş yıldır bu organizasyonun bir üyesiyim. Oh bekle, hayır. Altı.
- I've been a member of this organization for five years. Oh wait, no. Six.
Tom bu örgütün bir üyesidir.
- Tom is a member of this organization.
O, bir yaz rock festivali düzenledi.
- He organized a summer rock festival.
Sanırım bir parti düzenlememin zamanıdır.
- I think it's time for me to organize a party.
Müdür emekli olduktan sonra Tom kuruluşun başına tayin edildi.
- Tom was named the head of the organization after the director retired.
O, kuruluşumuzda önemli bir rol oynuyor.
- He is playing an important role in our organization.
Terör örgütlerinden nefret ediyorum.
- I hate terrorist organizations.
Örgütümüze nasıl katkıda bulunabilirsiniz?
- How can you contribute to our organisation?
Your work desk is so neat and tidy - I've never met someone so organized before!.
Organized crime has dramatically increased in our neighbourhood.
Organized crime is largely responsible for the nation’s illicit drug trafficking.
She's a member of this organization.
- O bu organizasyonun bir üyesidir.
I've been a member of this organization for five years. Oh wait, no. Six.
- Ben beş yıldır bu organizasyonun bir üyesiyim. Oh bekle, hayır. Altı.
That organization depends on voluntary contributions.
- Bu organizasyon gönüllü katkılara bağlıdır.
The organization failed.
- Organizasyon başarısız oldu.
Tom Skeleton was shaking and trembling in every limb.
- Tom Skeleton'un her organı sallanıyordu ve titriyordu.
The festival was not well organised.
- Festival iyi organize edilmemiş.
Tom organized his CDs by artist.
- Tom CDlerini bir sanatçıyla organize etti.
The party was organized by Mac.
- Parti Mac tarafından organize edildi.
What is the largest organ in the human body? The answer may surprise you.
- İnsan vücudundaki en büyük organ nedir? Cevap sizi şaşırtabilir.
The skin is the largest organ of the body.
- Deri, vücudun en büyük organıdır.
... And yet the medical profession is not organized around taking ...
... organized the way ours are, their ability to hold things, ...