one who creates; manufacturer; god

listen to the pronunciation of one who creates; manufacturer; god
الإنجليزية - التركية

تعريف one who creates; manufacturer; god في الإنجليزية التركية القاموس.

maker
{i} yapan
maker
yapıcı

Tom bir dondurma ve şerbet yapıcı aldı. - Tom bought an ice cream and sorbet maker.

maker
yapımcı

Tarihin gerçek yapımcıları kitlelerdir. - The true makers of history are the masses.

Mary bir mücevher yapımcısıdır. - Mary is a jewellery maker.

maker
yapan şey veya kimse
maker
{i} fail
maker
Allah
maker
{i} yaratan
maker
{i} bono imzalayan kimse
الإنجليزية - الإنجليزية
{i} maker
one who creates; manufacturer; god
المفضلات