الإنجليزية - التركية
تعريف of grammatical gender في الإنجليزية التركية القاموس.
- feminine
- {s} kadınsı
Susie çok kadınsı değildi.
-Susie wasn't very feminine.
Senin gıdan ya da dilin veya genetik yapın seni daha kadınsı yapar mı?
-Is it your food or your language or your genetic makeup that makes you more feminine?
- feminine
- (Pisikoloji, Ruhbilim) dişi erkek
- feminine
- kadına özgü
- feminine
- kadınca
- feminine
- dişil
Portekizcede her isim ya eril ya da dişildir.
-Every noun in Portuguese is either masculine or feminine.
Yin dişil ve yang erkektir.
-The yin is feminine and the yang is masculine.
- feminine
- kadınla ilgili
- masculine
- erkeklere özgü
- feminine
- (isim) dişil kelime
- feminine
- (Tıp) Kadına ait, kadınla ilgili, nisal, femininus
- feminine
- {i} dişil kelime
- feminine
- {s} dilb. dişil
- feminine
- {s} kadın gibi
- masculine
- {s} eril sözcük
- masculine
- (Biyoloji) maskülen
- masculine
- {s} eril
Bu sadece eril isimlere mi uygulanır?
-Does it only apply to masculine nouns?
Portekizcede her isim ya eril ya da dişildir.
-Every noun in Portuguese is either masculine or feminine.
المصطلحات ذات الصلة
of grammatical gender
الواصلة
of gram·ma·ti·cal gen·derالتركية النطق
ıv grımätıkıl cendırالنطق
/əv grəˈmatəkəl ˈʤendər/ /əv ɡrəˈmætəkəl ˈʤɛndɜr/
Resimler
السابق
المفضلات